Kaplama Kağıdı Ne Demek? Farklı Bakış Açılarıyla Basit Bir Nesnenin Derin Anlamı Bazı kavramlar vardır ki, yüzeyde sıradan görünür ama derinlere indikçe hayatın farklı alanlarına dokunur. “Kaplama kağıdı” da işte bu kavramlardan biri. Kimine göre sadece bir mobilya malzemesidir, kimine göre ise mekânlara anlam, sıcaklık ve karakter katan küçük bir dokunuş. Peki, gerçekten kaplama kağıdı ne demek? Bu soruya tek bir cevap vermek mümkün mü? Gelin, farklı bakış açılarını yan yana koyarak bu sıradan gibi görünen terimi birlikte keşfedelim. Kaplama Kağıdının Teknik Anlamı: Nesnel ve Veri Odaklı Yaklaşım Erkeklerin çoğunlukla benimsediği objektif ve çözüm odaklı bakış açısıyla başlayalım. Teknik olarak…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Kanıksama Ne Demektir? TDK Tanımıyla Bir Hikaye Bir Zamanlar Bir Çift Vardı… Bir zamanlar, yaşamları birbirinden farklı iki insan vardı: Selim ve Elif. Onlar, tamamen farklı dünyaların insanlarıydı; ancak bir araya geldiklerinde, aralarındaki farklar aslında onları birbirine daha da yakınlaştırıyordu. Selim, her zaman çözüm odaklı ve pratik bir insandı. Zorluklar karşısında hemen bir plan yapar, çözüm üretirdi. Elif ise duygusal zekasıyla tanınan, insanları anlayan ve onlara empatiyle yaklaşan biriydi. Onun için her sorun, bir insanın yaşadığı derinliklere inmekle çözülürdü. Bir gün, Selim ve Elif, uzun süredir görmedikleri bir arkadaşlarını ziyarete gittiler. Arkadaşları, her şeyin yolunda gittiğini ancak bir süredir hayatındaki…
Yorum BırakBir Psikoloğun Merceğinden: “Zehir” ve “Panzehir”in İnsan Ruhundaki Dansı Bir psikolog olarak her gün insan davranışlarının karmaşık ağını çözmeye çalışırken şunu fark ederim: Her insanın içinde hem zehir hem de panzehir vardır. Bu iki kavram, yalnızca biyolojik ya da kimyasal değil, aynı zamanda psikolojik bir dengeyi temsil eder. Birinde yıkıcı duygular, diğerinde iyileştirici içsel mekanizmalar gizlidir. Peki, ruhsal anlamda zehir ve panzehir neyi ifade eder? Zehir ve Panzehir Nedir? Psikolojik Bir Tanımlama Psikolojide “zehir” kavramı, kişinin zihinsel ve duygusal dengesini bozan düşünce, inanç ya da davranış örüntülerini simgeler. Kıskançlık, öfke, suçluluk, değersizlik duygusu… Tüm bu duygular, bilinçaltında birer damla zehir…
Yorum BırakKan Grubu Belli Olmayan Hastaya Hangi Kan Verilir? Bilimin Işığında Merak Uyandıran Bir Yolculuk Hastanelerin acil servislerinde zaman zaman saniyelerin bile hayati önem taşıdığı anlar yaşanır. İşte tam da bu kritik anlarda, en önemli sorulardan biri şudur: “Kan grubu henüz belirlenemeyen bir hastaya hangi kan verilir?” Bu soru, tıbbın ve immünolojinin kesişim noktasında duran, hem pratik hem de hayati bir meseledir. Gelin bu konuyu bilimsel bir merakla, ama herkesin anlayabileceği bir dille birlikte keşfedelim. Kan Gruplarının Temelleri: A, B, AB ve O Arasındaki Fark Ne? Kan grupları, kırmızı kan hücrelerinin yüzeyinde bulunan antijen adı verilen proteinlerin varlığına veya yokluğuna göre…
Yorum BırakSıfat Tamlaması Nasıl Bulunur? Antropolojik Bir Bakış Açısı Antropoloji, insan kültürlerini ve topluluklarını anlamaya yönelik bir bilim dalıdır. Her kültürün kendine özgü ritüelleri, semboller, topluluk yapıları ve kimlikleri vardır. Bu çeşitlilik, dilin yapısını da etkiler. Dil, sadece iletişim aracı değil, aynı zamanda toplumların dünyayı nasıl algıladıklarını, değerlerini ve normlarını nasıl şekillendirdiklerini yansıtan bir aynadır. Bugün, dildeki en temel yapısal öğelerden birini inceleyeceğiz: sıfat tamlaması. Ancak bunu yaparken, dilin sadece bir araç olmadığını, toplumların kimliklerini ve kültürel ritüellerini nasıl taşıdığını ve oluşturduğunu göz önünde bulundurarak, sıfat tamlamasını antropolojik bir bakış açısıyla keşfedeceğiz. Kültürlerin dil aracılığıyla nasıl şekillendiğini anlamak, sadece dil bilgisi…
Yorum BırakKamu İşçisi Kimleri Kapsar? Farklı Bakış Açılarıyla Bir Tartışma Kamu işçisi kavramı, Türkiye’de yıllardır hem hukuki hem de toplumsal anlamda tartışılan bir konu. Ben, meseleleri farklı açılardan görmeyi seven biri olarak, bu yazıda sadece tanımlarla yetinmek yerine, “kamu işçisi kimdir, kim değildir” sorusuna hem erkeklerin analitik bakış açısından hem de kadınların toplumsal duyarlılığıyla yaklaşmak istiyorum. Çünkü bazen aynı kavram, farklı gözlerle bakıldığında bambaşka anlamlar kazanıyor. Kamu İşçisi Nedir, Kimleri Kapsar? Öncelikle temel tanımıyla başlayalım. Kamu işçisi, kamu kurum ve kuruluşlarında 4857 sayılı İş Kanunu’na tabi olarak çalışan kişilerdir. Bu kişiler, devlet memuru değildir; yani 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamına…
Yorum BırakSibernetik Nedir, Felsefede Ne Söyler?: Geri Beslemenin Düşünceye Açtığı Kapı Sibernetik, en yalın tanımıyla, canlı ya da yapay bütün sistemlerde iletişim, denetim ve geri besleme süreçlerini inceleyen disiplinlerarası bir düşünme tarzıdır. Felsefe açısından sibernetik, neden–sonuç çizgisel zincirlerine sığmayan, çevrimsel nedenlilik (circular causality) sayesinde akışı, uyumu ve kendini düzenlemeyi (homeostasis) kavramamıza yardım eder. Bunu yaparken yalnızca makineleri değil; zihin, toplum, ekonomi ve ekosistemleri de “sistem” olarak birlikte düşünmeye çağırır. Tarihsel Arka Plan: Kaptanın Dümeni ve Bilginin Dolaşımı Sözcüğün kökü Yunanca kybernētēs (dümen tutan, kılavuz) terimine uzanır. Modern anlamıyla sibernetik, II. Dünya Savaşı sonrası Norbert Wiener’in radar, hedefleme ve otomatik denetim çalışmalarıyla…
Yorum BırakGüle Oynaya Camiye Gel Ne Zaman Bitecek? Bir Psikoloğun Meraklı Merceğinden Bir psikolog olarak insan davranışlarını gözlemlerken en çok ilgimi çeken şey, ritüellerin ve alışkanlıkların duygusal yönleridir. “Güle oynaya camiye gel” gibi bir söylem, yalnızca dini bir davet değil; toplumsal aidiyetin, içsel motivasyonun ve bilişsel çelişkilerin iç içe geçtiği bir çağrıdır. Peki bu çağrı ne zaman bitecek? Belki de soru, bitip bitmeyeceği değil, insanın buna nasıl tepki verdiğidir. Bilişsel Psikoloji Perspektifinden: Davranışın Anlam Haritası İnsanın davranışlarını anlamak, önce onun bilişsel şemalarını çözmekten geçer. “Güle oynaya camiye gel” ifadesi, dışsal bir yönlendirme gibi görünse de aslında içsel bir çağrıyı tetikler. Dindarlık…
Yorum BırakHesabındaki Kişileri Nasıl Silerim? Dijital Temizlikten Sosyal Adalete Uzanan Bir Yolculuk “Hesabımdaki kişileri nasıl silerim?” sorusu, ilk bakışta teknik ve basit görünebilir. Fakat biraz daha derin bakınca bunun, dijital kimliğimizi yeniden inşa etme ve kişisel sınırlarımızı koruma sürecinin önemli bir parçası olduğunu fark ederiz. Bugün bu konuyu yalnızca “nasıl yapılır” rehberi gibi değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet perspektiflerinden de ele alalım. Çünkü birini listemizden silmek, bazen sadece bir tıklama değil, sosyal hayatımızda bir çizgi çekmektir. Dijital Temizlik: Yeni Nesil Öz Bakım Telefon rehberinden sosyal medya arkadaş listesine, e-posta kişilerine kadar birçok dijital platformda onlarca, hatta yüzlerce…
Yorum BırakGözenekler Neden Tıkanır? Toplumun Daralan Boşlukları Üzerine Sosyolojik Bir Okuma Bir Gözlemcinin İçten Girişi Bazen şehirde yürürken, insanların yüzlerinde bir ağırlık görürüm; sanki nefes alacak bir boşluk bulamıyor gibiler. İşte o an, bir araştırmacı olarak kendime şu soruyu sorarım: Toplumun gözenekleri neden tıkanır? Çünkü toplum da bir organizmadır; gözenekleriyle nefes alır, tıpkı insan teni gibi. Eğer o gözenekler –yani iletişim kanalları, duygusal geçitler, kültürel akış yolları– kapanırsa, toplumun dokusu katılaşır, esnekliğini yitirir. Bu yazı, kayaçların değil, insanların gözeneklerine bakıyor. Çünkü bazen, taşlaşan toplumlar insanı da içine hapseder. Toplumsal Normlar ve Dolaşımı Engelleyen Katmanlar Toplum, kendi düzenini normlar aracılığıyla kurar. Ancak…
Yorum Bırak